Sekse biraz zaman ayırmak lazım

Sekse biraz zaman ayırmak lazım.
Selam seks hikayeleri okurları, Ben izmir’den emre. güzel bir anımı sizlerle paylaşmak istiyorum. Kuzenimin doğum günüydü. Beni çağırmış ve mutlaka gelmemi istemişti. Kendimce ona yakışacak bir hediye alıp partiye gittim. Pek kalabalık değildi. Misafirler gerçekten iyi eğleniyorlardı. Sibel ile burada tanıştım. Kuzenimin yazlıktan arkadaşı imiş. Hoş beş muhabbetten sonra tekrar görüşmek üzere partiden ayrıldım. aslında tekrar görüşebileceğimi zannetmiyordum çünkü işlerimin yoğunluğundan kendime pek zaman ayıramıyorum. Aradan birkaç gün geçtikten sonra işyerinde cep telefonum çaldı. Numara yabancı idi. Telefonu açıp cevap verdim. Karşımdaki kişi sibel idi. Kısa bir görüşmeden sonra beni gece yemeğe davet etti. Işlerimin çok yoğun olduğunu ancak geç saatte gelebileceğimi söyledim.
Saat 22 civarı buluştuk. Izmir in nezih bir restorantındaydık. Sibel gerçekten çok hoş görünüyordu. Partideki görüntüsünden eser yoktu. üzerinde sırt dekoltesi olan siyah askılı bir bluz, dizlerinin az üzerinde duran hafif pileli bir etek ve ayaklarında çok hoş duran ince topuklu fakat yüksek olmayan bir ayakkabısı vardı. Ben işyerimden çıktığım için günlük iş kıyafetlerim vardı. O benim yanımda biraz farklı duruyor gibiydi. Ama bundan hiç rahatsızlık duymamış geldiğime sevindiğini söylüyordu. Yemeklerimizi yerken birbirimiz hakkında bilgiler topluyorduk sanki. Ne iş yaptığımı hayat tarzımı nelerden hoşlandığımı farklı konular açarak öğreniyordu. Yemeklerimiz bittiksen sonra müsaade ederse ona kahve içmeye davet etmek istediğimi söyledim. Memnuniyetle kabul etti. Bulunduğumuz yere yakın bir kır kahvesi vardı. Kahvelerimizi içtikten sonra saat 00. 30 civarı sibel’i evine bırakmak üzere yola çıktık. Evinin önüne geldiğimizde gece için teşekkür etti. Gözlerimin içine bakarak seni bir daha ne zaman görebilirim diye sordu. Ben de ona seninle görüşmek isterim ama işlerimin yoğunluğundan dolayı zaman veremeyeceğimi müsait olan günlerde bir araya gelebileceğimi söyleyerek oradan ayrıldım.
Aslında aklım onda kalmıştı. Gece konuştuklarımızı tekrar tekrar anımsamaya çalıştım. Sanki bir şeyler kıpırdıyordu içimde. aslında onun hakkında çok şeyde bilmiyordum. Her şeyi zamana bırakmak en iyisiydi. Fırsat buldukça sibel’le buluşuyor hoş vakit geçiriyorduk. Birbirimize daha da yakınlaşmaya başlamıştık. Zaman içerisinde bir çok anımız olmuştu. Ama hiçbir zaman saygıyı elden bırakmamıştık. Sonralarında öğrendiğimde ailesinin durumu iyiymiş. Sibel aslında ege üniversitesi diş hekimliğini bitirmiş ama ailesi istemediği için bir yerde çalışamıyormuş. Buna anlam verememiştim. Kendiside madem çalışmayacaktım bu kadar sene niye okudum der dururdu. Kendisinin bol zamanı olduğu ve gezmeyi sevdiği için sanki her aradığında hep başka yerlerdeydi. Yaz geldiğinde ise kuşadası’nda bulunan yazlıklarına gitmişti. Sanki göremez olmuştum ancak telefonla konuşuyor hasret gideriyorduk. Bir hafta sonu beni arayarak ailesinin izmir’e bir yakınlarının düğünü için gideceklerini yazlıkta yanız olacağını söylüyor ve beni yazlığa davet ediyordu. Elbette gitmek istiyordum ama işler yine engel oluyordu. Akşam üzeri tekrar arayıp gelip gelemeyeceğimi sordu.
Kendi elleriyle bana yemek hazırladığını beni beklediğini söyleyince fikrimi değiştirip artık kendime ve sana daha fazla zaman ayıracağım diyerek hemen yola çıkacağımı söyledim. Eve giderek kendime ufak bir çanta hazırladım. Giderken bir kırmızı şarap ve kırmızı bir gül almayı ihmal etmedim. Bunlar sibel’in en çok sevdiği şeylerdi. Yaklaşık 45 dakika sonra yazlıklarını bulmuştum. Arabamı park ederken pencereden bana bakıyordu. Kapıyı açtığı an aklımdan aynen şöyle geçti. Sibel her geçen gün daha da güzelleşiyordu. Gerçekten çok harika görünüyordu. üzerinde göbeği açık askılı yazlık bir bluz altında vücudunu sarmış kısa bir şort ve ayaklarında üzerinde çiçekler olan bir sandalet vardı. Beni karşısında görünce tatlı bir gülümseme ile elimdeki şarap şişesiyle kırmızı gülü alarak unutmadığın için sana teşekkür ederim hoş geldin dedi. Birlikte içeri geçtik. Sibel masadaki son ayrıntıları ayarlarken bende oturdukları yazlığı inceliyordum. çok hoş donatılmış bir yerdi. Bu hoşluğun asıl sebebi sanki sibel’di. Evin içinde bıraktığı parfüm kokusu harikaydı. Içimin biraz kıpırdadığını hissediyor ama kendimi dizginlemeye çalışıyordum. Sibel güzelliği aklıma gelince kendimce hayallere dalıyordum. Sibel’in bir an “aşkım yemek hazır “ demesiyle irkildim.
Sibel bana ilk defa aşkım diye hitap ediyordu. Mutfağa girdim çok abartılı olmayan sade bir sofra hazırlamıştı. Sanki yazları pek yemek yemediğimi bilir gibiydi. Getirdiğim gül bir vazoda masanın uygun bir yerinde duruyordu. Yemeğimizi yedikten sonra sibel’e bakıp “aşkım yemek harika olmuş” dedim çok hoşuna gitmişti bana “ bende fark etmediğini zannetmiştim” dedi. Birer kadeh daha şarap alıp bahçeye çıktık. Kendime bir güven gelmişti. Sibel’in narin vücuduna sarılıp bahçeye beraber çıktık. Bahçede çimlerin üzerine oturup yıldızları seyrediyor birbirimize hoş kelimeler sarf ediyorduk. Sanki yıldızların sayısı git gite fazlalaşıyordu. Ve yıldızlar fazlalaştıkça biz sibel’le birbirimize daha da yaklaşıyorduk. Saat geç olmuş ve artık yatma vakti gelmişti. Bana kalsa bahçedeki büyük salıncak uyumak için harika bir yerdi. Ama sibel sabah güneşi oraya vurur seni uyutmaz ben sana misafir yatağını hazırladım diyerek beni elimden tutarak yukarıya çıkardı. Banyonun yerini ve yatağımı göstererek üzerini değiştirmek için odasına gitti.
Banyoya girerek ılık bir duş aldıktan sonra sigara içmek için balkona çıkmıştım. Tam bu arada sibel geldi. Ve seni hiç böyle görmemiştim diyerek pijamalarıma bakıp gülmeye başladı. aslında beynim zonk zonk atmaya başlamıştı. Sibel’in üzerinde sarı parlak renkli nerdeyse tamamen askıdan oluşan bluz altında hoş bir şortu olan bir pijama takımı vardı. Sarı renk ona çok yakışmıştı. Gülmesi bitince kusura bakma pijaman çok hoş ama seni pijamanla görünce kendimi tutamadım dedi. Bende sibel’e doğru yürüyerek sarı sana çok yakışmış çok farklı olmuşsun dedim. Teşekkür ederken yanaklarındaki pembemsi halkaları görebiliyordum. Sanki utanmış gibiydi. Kollarından tutarak dudağına bir buse yerleştirdim. Bir an öyle kaldı bu gece ve yemek için teşekkür ederim dedim. Beni yalnız bırakmadığın için ben sana teşekkür ederim dedi ve bir busede o kondurarak odasına yöneldi. Ve o an uyku adına bir şey kalmamıştı. Nerdeyse bütün gece tavana bakıp onu hayal ettim. Kokusu odadan hiç eksilmemişti. Verdiği busenin tadı hala dudaklarımda idi.
Onu nasıl hayal edeceğimi bile bilmiyordum. Bir an yanına gitmek bile aklıma geldi ama yapamadım. sabah olduğunda sibel’in busesiyle uyandım. Aşkım hadi kahvaltı hazır miskin miskin uyumayı bırak dedi. çok hoş bir duyguydu insanın sevdiği kişinin buseyle uyandırması. üzerimi değiştirip mutfağa indim. O zaman fark ettim ki sibel yine daha da güzelleşmişti. Aşkım bu sabah çok daha güzel görünüyorsun diyerek yanağına bir buse verip yerime oturdum. Artık tamamen birbirimize alışmış sanki evli hayatı yaşıyorduk tam anlamında olmasada. Kahvaltıdan sonra havuza girmek için hazırlandık. Aşağıya indiğimde gözlerime inanamadım. Sibel’in üzerinde neredeyse sadece göğüs uçlarını örten bir bikini üstü altında ise tanga şekline bir bez parçası vardı. Benim bakışlarımdan olacak ki aşkım rahatsız olduysan değiştirebilirim dedi. Yo yo diyebildim tutuk bir şekilde. Harika olmuşsun seni hiç böyle görmemiştim şaşkınlığımı bağışla dedim.
Seveceğini tahmin ederek senin için bu güne özel aldım dedi. Ne dediğini tam olarak anlamadım. Bu günün özelliği neydi? Elinden tutarak çevresinde bir döndürdükten sonra gerçekten çok hoşsun dedim. Kendimi tutmakta zorlanıyordum sanki. Tabii olacaklardan hiç haberim yoktu. Sibel’i kucağıma alarak havuza doğru yürümeye başladım. Sibel boynuma ellerini dolamış yanağıma buseler konduruyordu. Havuzun yanına geldiğimizde sibel’i yavaş bir şekilde şezlonga bıraktım. şortumu çıkarmak için elimi attığımda ufaklığın hafiften uyandığını hissettim. Rezil olacağım diye düşündüm ama şortu çıkarmaktan başka çarem yoktu. Hiçbir şey yokmuş gibi şortumu çıkardım. Sibel’in bana baktığını hafif hafif gülümsediğini fark ettim. Hiç oralı olmuyordum. Hadi dedim girecekmiyiz? Tabi diyerek beni havuza iktirdi. Arkadan kendiside atladı havuza.
Ama atlarken bikinisini tutuyordu. çıktı çıkacak gibi duruyordu.
Havuzun dibine inip yukarı çıkınca tekrar bikinisini kontrol etti. Madem ikide bir düzelteceksin niye giydin diyiverdim. Bunu nasıl söylediğime kendimde inanmamıştım aslında. Seni rahatsız etmezse çıkarabilirim dedi. Memnun olurum dedim. Işte o an kulaklarıma kadar kızardığımı hissettim. Sibel hiç bir şey yokmuş gibi bana yaklaşıp iplerini çözmem için sırtını bana döndü. Ortam birden ısınıyordu. Elimi yavaşça iplere götürüp tuttum sibel’e gerçekten istiyormusun diye tekrar sordum. Aşkım senin yanında ne sakıncası var diye cevap aldım. Bunun üzerine iplerden birini çekmemle askıların biri açıldı. Sırtındaki diğer ipi çekince sibel beni iktirmesiyle havuzun diğer tarafına yüzmeye başlaması bir oldu. Bu arada bikini dediğimiz küçük bez parçası elimde kalmıştı. Havuzun kenarına bırakıp sibel’e bakmaya başladım. Beni tamamen aşka davet eder gibi bakıyordu. Tüm vücudu suyun içinde bir sağa bir sola sallanıyordu. Yavaşça yanına doğru yüzmeye başladım ben gidince o farklı tarafa yüzüyordu. Demek ki biraz oyun oynayacaktık.
Bir sağa bir sola derken merdivenlerin olduğu köşede sibel’i yakaladım. Uzun uzun gözlerinin içindeki derinliğe baktım. Beni al der gibiydi. Gözlerini kısmıs kafasını hafif arkaya bırakmıştı. Dudaklarına uzanıp hafifçe öpmeye başladım. Ellerini boynuma sarıp buselerime cevap vermeye başladı. Dudaklarının tadı ağzının kokusu çok hoştu her zaman bakımlı olmayı seven biriydi. Beni havuzun duvarına doğru çevirip altına doğru aldı. Göğüslerini bedenime bastırıyor kulak memelerimi emmeye çalışıyordu. Göğüs uçlarının sivriliğini hissedebiliyor ama dokunamıyordum.Bir elim havuzun kenarında bir elim sibel’in belindeydi. Bundan sonra neler olurdu bilmiyorum. Bacaklarını bacaklarıma sürtüyor dizleriyle erkekliğime baskı yapıyordu. Daha fazla dayanamayacağımı anlayınca havuzun alçak kısmına doğru sibel’i çekmeye başladım.
O beni öpmeye devam ediyor sol eliyle de bedenimi okşuyor göğüs kıllarımı çekiyordu. Ayağımın tam olarak yere değdiğini hissettiğimde artık ellerim özgürdü ve sibel’e rahatça karşılık verebilirdim. Onu belinden tutarak havaya kaldırdım. Muhteşem göğüslerinin uçları ısırılmayı bekliyordu. Ilk dişlediğimde ise sibel’den bir oh geldi. Göğüslerinin ellenmesinden büyük haz alıyordu. Göğüslerini avuçluyor uçlarını ısırıyordum. Göğüsleri çok büyük değildi ama küçükte sayılmazdı ama sert ve dik oluşu bana zevk veriyordu. Suyun içerisinde çok rahat edemiyorduk ama böylesi de güzeldi çünkü ikimizde zevk alıyorduk. Isırıklar arttıkça sibel inlemeye başlıyordu. Isırıklara devam ederken bir elimde kalçalarında gezmeye oraları keşfetmeye başladım. Artık ok yaydan çıkmıştı.
Tangasının arka ipini çekerek amına sürtmeye çalışıyordum. Suyun içinde sibel’in ne kadar ıslandığını anlamıyordum zaten ıslaktı ama büyük zevk alıyordu. Boynunu iyice geri atmış zevkten iyice inlemeye başlamıştı. Eliyle şortumu tutup hala çıkarmayacak mısın dedi. Benimkinin ipi yok kolay çıkar dedim. Iki elini mayomun kenarından tutup hafifçe indirdi. Ayağını mayoma koyup aşağıya doğru bastırmaya başladı. Benim de yardımımla mayom çıkmıştı. Artık üzerimde bir şey yoktu. şartlar eşit olmalı diyerek tangasını tuttum ve yuvarlak götünü okşayarak tangasını çıkardım. şimdi ikimizde eşitiz dedim. Hayır senin fazlalığın var diyerek yarağımı avuçlamaya başladı. Dokunuşu bile çok zevk veriyordu. Beni kendisine doğru çekerek hem öpüyor hemde yarağımı çekiştirmeye devam ediyordu. Göğüslerindeki elimi yavaşça göbeğine oradan da amına doğru götürdüm. Küçücük bir amı vardı ve tüm tüyleri alınmıştı.
Kilitorisini ellemeye başlayınca iniltileri yine artmaya başladı ve yarağımı daha sıkı tutmaya çalışıyordu. Bir an kendini suya bırakarak suyun içinde yarağıma bir öpücük kondurdu. Ama devam etmesi biraz zordu. Sibel’i kollarından tutarak kaldırdım ve belinden tutarak havuzun kenarına oturmasını sağladım. Gördüğüm manzara karşısında neresine bakacağımı şaşırıyordum hepsine aynı anda dokunmak sevmek öpmek okşamak istiyordum. Kan iyice beynime vurmuş du sanki. Ayak bileklerinden tutarak bacaklarını hafifçe araladım araya girdikten sonra deliler gibi öpüşmeye başladık dili ağzımın içinde dans ediyordu. Boynunun ince hatları ve kulak memeleri nasibini aldıktan sonra sıra gerçekten muhteşem olan göğüslerine geldi ısırıklarla beraber iniltiler çoğalmaya başladı. Yavaş yavaş arkaya doğru yatırıyor ve göbeğine doğru iniyordum. Sibel yapabildiği kadar ayaklarıyla yarağımı okşamaya hareketlendirmeye çalışıyordu.
Sibel’i tamamen geri yatırdığımda küçük pembemsi dudakları kabarmış olan amı karşımda duruyordu. önce kasıklarından başlayarak ve uzun süre orada kalarak amını yalamaya başladım. Ama sibel sanki haykırmaya başlamıştı. Birden bıraktım. Aşkım lütfen kızma ama dayanamıyorum dedi. Seni akşama saklıyorum diyerek hafifçe doğruldu ve öpmeye başladı. Anladığım kadarıyla esas final akşamaydı. çığlıkların etraftan duyulmaması için sibel’i kucaklayarak havuzdan çıkardım ve doğruca benim kaldığım odaya çıkardım. Sibel’i yatağa bırakıp balkon kapısını açtım ve perdeyi çektim.
Rüzgardan perdeler salınıyor balkon kapısından dışarı çıkıp içeri giriyordu. Usulca yatağa uzanıp sibel’in dudaklarına yumuldum. Sibel kendini çekip aşkım unutma final akşama onun tadını akşama çıkarmak istiyorum dedi. Peki anlamında kafamı sallayıp öpmeye devam ettim. Amacım sibel’i zevkten çıldırtmak onun zevk çığlıklarını duymak istiyordum. Göğüsleriyle başlıya bilirdim ve ısırıklar artık benim kozum halime gelmişti bunu iyi öğrenmiştim.
Isırıklarım ve avuçlamalarım işe yaramış sibel kıvranmaya başlamış dı. Hangi göğsünü emeceğimi şaşırmıştım çığlıklar artmaya başlamış elini sağa sola vuruyordu. Kafamı tutarak aşağıya doğru itmeye başladı. Bir an saçlarımın acıdığını hissettim ama umrum da değildi. Göbek deliğinden kurtulup kasıklarını öpmeye yalamaya başladım.Zevki iyice artmaya başlamıştı. Kasıklarından aşağıya doğru indiğimde çarşafın ıslandığını ellerini sağa sola vurmasının sebebinin biraz önce boşalmasına ait olduğunu anladım. Bu beni keyiflendirmişti. Hele amından sızan sıvının kokusu beni coşturmuş yarağımın daha da hareketlenmesine sebep olmuştu. Bu iştahla amını yalamaya başladım elimle bızırını okşuyor dilimle girebildiğim kadar girmeye çalışıyordum. Sıvıları ağzıma burnuma yapışmıştı. Ben iştahla emerken sibel daha fazla kıvranıyor zaptedilmesi güç bir hal alıyordu. Ayaklarını sırtıma atmış ve kafamı sıkıştırıp bırakıyordu. Arada bir hafif kasılıyor sonra rahatlıyordu. Bu yaklaşık on dakika sürdü. Saçlarımı çekip kafamı amına dayadığı bir anda çığlıklar içinde haykırmaya ve kasılmaya başladı işte amının ılık suları geliyordu.
Dilim neredeyse uyuşmuştu ki amının suları benimde yardımıma koşmuştu. Bir çeşmeden su içer gibi ağzımı açmış ve sibel’in amından akan suları içiyordum. Biraz sonra kasılmaların azaldığını sırtımdaki ayakların yana düşdüğünü hissettim. Sibel adeta uçmuştu. Hafifçe doğrulup benimde kalkmamı sağladı. Dudağıma ateşli bir öpücük kondurup seni seviyorum nerede olursa olsun seninle olmaya razıyım dedi. Bende seninle tekrar var oldum diyerek deli gibi öpmeye başladım. Ikimizde ufacık yatağa yan yana uzandığımızda hemen geliyorum diyerek aşağıya indiğini duydum bir dakika sonra tekrar yukarı çıkıyordu. Elinde iki adet sigarayla geldi. Bildiğim kadarıyla sibel sigara içmiyordu. Elindeki sigarayı yakınca ne yaptığını sordum.
Aşkım bu keyif sigarası hep böyle olmaz mı dedi.
Evet ama diğer sigarayı niye yakmadın dedim. Bunu akşama saklıyorum bu senin dedi. Sen görevini tamamladın sıra bende akşama hazırlanmam için bana yardım edermisin dedi. Memnuniyetle kabul edip onu banyoya götürdüm. Bu banyo diğerinden daha büyük ve içerisinde bir büyük duş teknesi vardı. Ikimiz duşa girerek sibel’i yıkamaya başladım. Sibel rahat durmuyor vücudumu okşuyor yarağımı çekiştiriyordu. Vücutlarımız sabunlu olduğu için kendimi geri çektiğimde yarağımı ondan kurtarıyordum ama biraz geri gelerek elini arkaya atıp tekrar tutmaya çalışıyordu. suyu açtığımda vücudumuzdaki sular akmaya başlayınca bak akşam final var ama önce idman yapmak lazım diyerek bacaklarının üstüne diz çöktü ve yarağımı avuçlayarak ona yiyecekmiş gibi bakmaya başladı. Ben pek anlamam ama gördüğüm kadarıyla yapmaya çalışayım sende bana hocalık yap dedi.
Buna mecbur olmadığını istemediği bir şeyi yapmaması gerektiğini söyledim. Onu öyle istiyorum ki vücudumun en derin noktalarında hissetmeliyim diyerek yarağımın kafasına hafifçe bir öpücük kondurdu. Bunu şimdi hareketlendirmek lazım dedi. Bir iki avuçladıktan sonra bu hiç değişmiyor nasıl kalkacak bu şimdi diye bana bakmaya başladı. Bende ne gördüysen onu uygula belki işe yarar dedim. Porno bir film seyretmiş bazı şeyleri daha iyi anlamak ve uygulamak için tamam sen nasıl istiyorsan öyle yap filmi boş ver dedim. Ağzını hafifçe aralayıp dilini dışarı doğru çıkardı tam olarak ne yaptığını görmek istiyordum bunun için uzun kıvırcık olan saçlarını elime doladım. Dışarı çıkardığı diliyle hafif hafif yarağımın kafasını yalıyordu. çok farklı bir tadı var çözemedim bir şeye benzetemedim hiçbir şeye benzemiyor ama tadı güzel dedi. Keyfini çıkar aşkım diyerek hoşlandığım noktaları ona hissettirmek için gerekli noktalara geldiğinde kendimi sıkıyor veya bir oh çekiyordum. Sibel kısa sürede nasıl yapacağı nereye daha fazla alaka göstereceğini anlamıştı. Ağzını açıp dudaklarının arasına aldığında ise gerçekten iyi bir oh çekmiştim.
Aslında gerçekten doluydum ve rahatlamam gerekiyordu. Havuzdan çıkalı belki üç saat olmuştu ve ben bunu hak etmiştim. Sibel yarağımı ağzına alınca elime doladığım saçlarını bir geri bir ileri yapıyor aynı anda kendimi geri çekiyor ileri veriyordum. Sibel anlamıştı bir eliyle yarağımı tutuyor diğer eliyle de götümü sıkıyordu. Artık ileri geri yapmaya başlamıştı. Kafasını yukarı kaldırıp bana baktı. Nasıl iyimi der gibiydi. Bende ona bir öpücük atarak cevap verdim. Gerçekten bir şey bilmediği belliydi. Yarağımı emerken bazen dişliyor canımı yakıyordu. Elini yarağımdan çekip yumurtalarımla oynamaya başladı. şimdi hem yalıyor hem okşuyordu. Yarağımı kıvama getirdiğinde başını kaldırarak yarağıma biraz uzaktan baktı. Harika görünüyorsun bebeğim seni almaya geliyorum dedi.
Taşaklarımdan başlayarak dilinin tamamını çıkarıp aşağıdan yukarıya doğru yaladı ve üst noktaya geldiğinde büyük bir iştahla şapırtatarak yalamaya başladı. Bir eli yine götümü sıkıyor bir eliyle yarağımı tutuyordu. şimdi biraz biraz bir şeyler yapmaya başlamıştı yarağımı tamamen ağzına gömüyor diliyle içeride daireler çiziyordu. Bu da damarlarımdaki kanı daha da hızlandırıyordu. Aslında buna çok fazla dayanamazdım ama sibel’in acemiliğinden bu yaklaşık onbeş dakika sürdü. Içimi kaplayan zevk dalgaları artıkça sibel’in saçlarını bırakmış sırtımı kabinin köşesine dayamıştım. Patlamak istiyordum hızlanmasını daha çok kafasını yalamasını istedim. Sibel iyice hızlanmıştı yarağımı ağzından kaçırınca nasıl alacağını şaşırıyordu. Bacaklarımın bağı çözülmüş hem yorgunluktan hem de zevkten titremeye başlamıştım. Bir oh çekerek geliyorum diyebildim. Sibel kendini geri çekmesine rağmen dışarı çıkmak için sabırsızlanan menilerim sibel’in sağ gözünü kaplamıştı. Sibel eliyle silip yarağımın nasıl patladığını seyrediyordu. Bir volkan sanki dedi.
Ne patlamaydı bu böyle tadına bakmak istiyorum dedi. Beğenmeyebilirsin dedim. Tatmadan anlayamam dedi. Ağzını aralayıp yarağımın başında kalan birkaç damla meniyi yalamaya çalıştı. Sonra bana bakıp dedikleri gibi gerçekten tadı ve yoğunluğu salep e benziyor dedi. Ayağa kaldırdım ama bacakları uyuşmuş gibiydi. Kollarından tutarak kenara oturmasını sağladım. Suyu açarak güzelce yıkanmasına yardımcı oldum.
O duştan çıkınca bende duşumu alıp üzerimi giyinmek için odama gittim. Sigara yakıp balkon demirlerine yaslandım. Aklımda akşam ki final vardı. Neler düşünüyordu acaba. Kendini bana tamamen mi verecekti bu yanlış olur muydu ilişkimizi nasıl etkilerdi. Daha fazla kafamın karışmaması için sigaramı söndürüp aşağıya indim. Sibel giyinmiş hafif bir makyaj yapmıştı. üzerine giydiği bluz den göğüs uçları belli oluyordu. Ona çok seksi olduğunu böyle giyinmeye devam ederse yataktan dışarı çıkamayacağımızı ve seksi bir sevgilim olduğu için çok memnun olduğumu söyledim. Gözlerime bakarak senin için her şeyi yapmaya hazırım çünkü seni çok seviyorum dedi. Ama şimdi yapmamız gereken başka işler var deyip elimden tuttu ve beni dışarı çıkardı. Aşkım alışverişe gitmemiz lazım akşam için bazı eksiklerim var dedi. Beraber çarşıya indik. Sanki herkes ona bakıyordu. Giydiği şort neredeyse götünden çıkacaktı.
Bluzu zaten eğreti duruyordu. Satış mağazasına girince kapıdaki elemanın ona nasıl baktığını da görünce gerçekten bozuldum. Alışveriş yaparken kendisine dışarı çıktığımızda dikkat çekici şeyler giymemesini insanların ona bakışlarından rahatsız olduğumu söyledim. Bana dönerek aşkım yanımda sen varken kimse bana bir şey yapamaz madem rahatsız oldun bundan sonra sadece evde ve sana giyinirim dedi. Anlayışına teşekkür ederek alışverişi tamamlayarak eve geri döndük. Sibel yemek hazırlayacağım diyerek mutfağa girdi. Bende tv açarak gelişi güzel seyretmeye başladım. Yaklaşık iki saat olmuş ve ben tv karşısında uyuklar vaziyette sibel’e yakalanmıştım.
Bak hele ben hazırlık yapayım aşkım burada uyuklasın olur mu hiç diyerek beni kaldırdı. Yemekler hazır hemen üstümüzü değişelim güzel bir gece olacak dedi. üstümüzü değiştirmeye gerek yok ki nasıl olsa ben seni soyacağım dedim. Orası hiç belli olmaz dedi. Odasına çıkıp giyinmeye başladı. Bende arkasından çıktım. Aynanın karşısına geçmiş saçlarını tarıyordu. Odama gidip giyinmeye başladım. Ama yanımda pek kıyafet olmadığı için pantolon gömleğimi giyip kravatımı taktım. Parfüm sıkmalıydım ama arabadaydı hemen odadan çıkıp arabaya gitmeliydim.
Sibel’in odasından geçerken içeri baktım aynanın karşısına geçmiş altına giydiği iki parça ipten oluşan tangasını düzeltiyordu. Yusyuvarlak götünün arasına girmiş olan ipten hiçbir haber yoktu. götü karpuz gibi gibi ortaydı. Beni görmüş olacak ki kapıya doğru domalmasıyla götü daha bir güzel şekilde ortaya çıktı. Kendimi toparlayıp hızlı bir şekilde arabaya gitmeye başladım. Hiç sesini çıkarmadı. Parfümümü güzelce her yerime sıkıp geri döndüm. Inanın donumun içine bile sıktım. Eve girdiğimde sibel’in bana seslendiğini duydum. Hemen yukarı çıkıp buradayım aşkım dedim. Kıyafetini giymek için ben yardım isteyecekmiş. Dizlerinde olan elbisesini tutup bana döndü askım fermuarım dedi çekermisin. Gözüm yine kırmızı tangasındaydı iç gıdıklayıcı bir şeydi. Varla yok arası önünde en fazla iki parmak genişliğinde bir bez parçası gerisi kalçalarının üzerinde ki ip parçası. Tabi dedim yardım edeyim.
Ben yaklaşınca arkasını döndü elbisesini elinden kaçırırmış gibi yapıp almak için tekrar domaldı. Buna benzer oyunlar bu gece çok olacaktı anlaşılan. Elbisesini giymesine yardımcı oldum. Saçlarını suratıma doğru savurup bu geceye hazır mısın sevgilim dedi. Evet cevabını alınca buyur o zaman yemeğe başlayalım dedi. Ona yol vererek önden gitmesini sağladım. Elbisesinin arkasında muhteşem bir sırt dekoltesi önde göğüs çatalını gösteren bir dekolte sütyensiz olduğundan göğüs uçları meydanda ve yok sayılabilecek etek kısmı. Yani tangasına yakışan bir elbise. Mutfağa indiğimizde beni sağa oturmam için uyardı. Ben servis yapacağım seni rahatsız etmeyeyim dedi. Peki diyerek yerime oturdum burası gerçekten iyiydi. Sibel’in her hareketini rahatça görebiliyordum. Acaba buraya oturmama başka sebepler mi var diye düşünmeye başladım. Sibel hareket ettikçe tüm vücudu oynuyor raflardan bir şeyler almaya çalıştığında eteği yukarı çıkıyor ve tangası tamamen ortaya çıkıyordu. Ara sıra bacaklarını aralıyor bazen yan yana getiriyordu. Bunları bilerek yaptığını beni azdırmaya çalıştığını düşünüyordum. aslında hiç gerek yoktu. Sibel’i seyrederek bile boşalabilirdim.
Yemeğimizi yemeğe başladığımızda artık emindim sibel bütün gece rahat durmayacaktı. Masada karşıma oturmuş ayağının tabanıyla yarağımı okşuyor çatalındaki yemeğine ağzına alırken somuruyordu. Bakışları değişmiş seks kokuyordu. Tabağındaki et parçalarını eline alarak ağzıma vermeye çalışıyor yada beraber yememiz için dudaklarımızı birleştiriyorduk. Yarağım buna ne kadar katlanırdı bilmiyordum. Yemek faslı bittiğinde biraz rahatlamıştım. Sibel masaya meyve getirdi. Buda başka bir oyundu. Meyve tabağındaki muzlar soyulmuş fakat kabukları atılmamış, üzüm salkımıyla konulmuştu. üzüm salkımını tutup bana uzattı bir tarafından ben yiyor diğer tarafından ağzıyla o koparıyordu. Sıra muza geldiğinde muzu üç parçaya böldü. Her parçanın bir tarafından ben diğer tarafından o yiyordu. Daha doğrusu onunkine yemek denemezdi. Beni iştahlandırmak için emiyordu. Muz bitince uzun uzun öpüşüyor sonra kendini çekiyordu. Son muz parçası da bitince masayı toplamaya başladı. Kahve içeriz değilim diye sordu.
Kafamla evet anlamından cevap verdim. aslında şu kahve de bitse de işimize baksak diye düşünmüyor değildim. Artık onu istiyordum ama anladığım kadarıyla oyunun kuralları vardı. Müsaade isteyip bir sigara yaktım. Masayı toplayınca buzluktan bir şişe şarap çıkardı. Halbuki şarap almamıştık. Bunu senin için sakladım dedi. Raftan iki kadeh alarak yanıma geldi. Kahvelerimizi içelim bunu sonra açarız dedi. Kahveyi iki yudumda içmişimdir herhalde. Esas oyun şarapla başlayacak gibiydi. Kahve fincanlarını alıp lavaboya bıraktı ve kadehleri eline alarak şarabı almamı işaret etti. Bahçeye açılan sürgülü kapıyı açarak dışarı bir adım attı. Hadi gel bütün geceyi mutfakta geçiremeyiz dedi. Arkasından yürüyüşünü seyrederek yanına çimlerin üzerine uzandım. Kadehlerimize içkimizden koyarak şerefe kaldırdık. Senin için bu kadehimi senin için içiyorum dedi. Iyi ki seni tanımışım dedi. yıldızlara bakarak kadehindeki şarabı birden içti. Ben ufak bir yudum içerek kadehimi çimlerin üzerine bıraktım. Beğenmedin mi diye sordu.
Hayır dedim güzel ama şarabı da senin gibi yavaş yavaş içeceğim dedim. Gülümsedi. Ayağa kalkarak çimlerin üzerinde dans etmeye başladı. Etrafımda dönüyor saçlarını savuruyordu. Birden kendini kucağıma bıraktı. çimlerin üzerinde duran kadeh üzerime boşaldı pantolonum batmıştı onun ise umurun da değildi. yıldızlar dedi seç birini , sen dedim hangisini seçtin şu dedi kenarda yalnız kalan var ya dedi o benim işte peki senin ki dedi kenarda ki yıldız var ya dedim işte o o benim nerede göremiyorum dedi senin yıldızının yanında sönük duruyor göremezsin dedim neden dedi neden sönük dursun ki bana ışık veren o sönük olamaz dedi.
Elimi tutarak beni kaldırdı havuzun yanına gittik kenara oturup ayaklarını suya soktu oturunca elbisesi ıslanmıştı gel dedi sende otur. Pantolon ıslanacak ama oturalım dedim içimden. Bir an sustuk sessizliği dinliyorduk. Takii sibel’in suyu fırlatıp sessizliği bozduğu ana kadar hadi dedi havuza girelim. Iyi bir fikir gibi gelmedi. Böyle iyi seni seyrediyorum dedim. O zaman kalk beni dansa kaldır kollarının arasına al dedi. Zarifçe elinden tutarak kaldırdım. Bir elinde şarap şişesi bir eli boynumda dans ediyor arada bir şişeden bir fırt çekiyordu. Sarhoş olursa gece bozulur diye düşündüm. Pek dayanıklı bir vücudu yoktu. Hepsini içersen bana kalmaz diyerek elinden aldım. Merak etme daha iki şişe var dedi. Dansa devam ediyorduk elimdeki şişeden iyi bir fırtta ben çekerek şişeyi gelişi güzel bir yere attım. Sibel’i belinden iyice kavrayarak kendime çektim. Dudaklarına yapışarak doya doya öpüyordum. Sibel arada bir kendini geri çekiyor saçlarını savuruyordu. Kendini kollarıma bıraktı beni yukarı çıkar dedi.
Galiba oyun başlıyordu. Sibel’i kucakladığım gibi mutfak kapısından içeri girerek merdivenleri çıkmaya başladım. Yukarı geldiğimizde benim odama dedi. Direk onun odasına girdim yavaşça yatağın üzerine bıraktım ve yanına bende uzandım. Ayak ucuma baktığımda aynanın orada olduğunu ve daha büyük olduğunu anladım. Sibel’in eteği iyice sıyrılmış tangası komple meydandaydı. Birden kalkarak toplantı beni bekle hemen geleceğim dedi. Gidecek bir yerim yoktu ve oyunu merak ediyordum. Merdivenlerden indiğini duydum bir iki dakika sonra yukarı çıkıyordu. Elinde güzel süslenmiş iki mumu olan bir pasta ile geldi. şimdi benim doğum günümü kutlayacağız dedi. Neden haber vermedin sana hediye bile alamadım dedim. Benim hediyem sensin diye cevap verdi hadi pastayı keselim.
Kestiği parçadan ufak bir parça alarak bana verdi. Aynı ufak parçadan bende alarak ona verdim. Bugün benim doğum günüm olduğuna göre her şey benim istediğim gibi olacak tamam mı dedi. Kafamı evet anlamında salladım. Eliyle beni iktirerek yatağa yatırdı. Sıyrık olan eteğini iyice sıyırarak kucağıma oturdu elleriyle saçlarını bir yana atarak beni öpmeye başladı. Göğüslerini vücuduma bastırıyor yarağımın üzerinde hafif hareketler yapıyordu. Ağırlığını hissedebiliyordum. Bir eliyle gömleğimin düğmelerini açıyor açılan yerdeki kılları hafifçe çekiştiriyordu. Kravatımı çözerek çıkardı.
Gömleğimi tamamen açarak göğüs kıllarımla oynamaya başladı. Geriye dönerek yatağının üzerindeki pastanın kremasından iki parmağıyla alarak vücuduma sürdü kremaları itina ile yalıyordu. Kıpırdanmak istediğimde sakın dedi daha değil. Kemerimi çözmeye başladığında huylanmıştım.
Kemerimi gelişi güzel attı. Pantolonumun düğmesini açarken gözlerime bakıyor iç çekiyordu. Fermuarımı açıp yarağımı avuçladı. Işimiz biraz zor dedi sen en iyisini yaparsın diyerek onu keyiflendirmeye çalışıyordum. Pantolonumu çıkarırken ona yardımcı oluyordum iç çamaşırımı çıkarmadan yarağımın üstüne oturdu dans ediyordu adeta sanki yarağım hareketlenecek gibi oluyor ama baskıdan kıpırdayamıyordu. Dans biraz daha sürdü. üzerimden kalkarak çamaşırımı çıkarmaya çalışıyordu bir yandan da yarağımı avuçluyordu. çamaşırımı tamamen çıkarınca bütün dikkatini yarağıma vererek okşamaya başladı. Arada bir dudaklarının arasına alıyor sonra büyüyor mu diye bakıyordu. Tekrar ağzına alıyor emiyor öpüyordu. Kremadan bir parmak alarak kafasına sürdü. Bu sefer daha iştahla yalıyordu.
Yarağımın ağzında büyüdüğünü hissediyor ve bu hoşuma gidiyordu. Ağzının içinde iyice büyüyen yarağım şehvetli bir şekilde sibel’e bakıyordu. Diliyle yarağımın başında daireler çizerken bir oh çekti bu kadar zahmet verdik bakalım nasıl indireceğim dedi. güzel bir gece olacak diyebildim. Elbisesini yavaşça sıyırarak çıkardı. Sadece kırmızı tangası kalmıştı. aslında oda fazlalıktı. Ama ben hala ona dokunamıyordum. Yatakta bana yavaşça yaklaşarak amını ağzımı dayadı fırtınalı saatler başlamıştı. Tangasının kenarından ellerimi kullanmadan dilimle amını yalamaya çalışıyordum daha çok kasıklarını yalıyordum. Sibel keyiflenmeye başlamıştı. Hafif iniltilerle birlikte vücudunu dans ettiriyordu. Geriye doğru çekilerek kremadan bir parmak daha aldı yarağıma sürerek tekrar yarağımı emmeye başladı bu tek taraflı olmuyor hafifçe doğrulup başını tutup beni eliyle iktirdi artık yeter dedim tuttuğum gibi kaldırdım bu sefer pastadan bir parmak krema ben aldım sibel boş boş suratıma bakıyordu hadi dön bakalım dedim nasıl yani dedi ben yattım sen keyfine bak dedim tekrar eğilip yarağımı yalamaya başladı ayak bileğinden tutarak onu çevirmeye başladım en sonunda anlamıştı ve büyük bir keyifle amını ağzıma dayadı aslında amı ıslanmıştı ama bana suları lazımdı.
Kremayı amına sürerek dil atmaya başladım. Işte zevk buydu sibel daha bir iştah emmeye başlamıştı. Kalçalarını oynatıyor ağzımın üzerinde dans etmeye devam ediyordu. Bir elimle kalçalarını sıkıyor diğer elimle göğüslerine ulaşmaya çalışıyordum. Dilimi amının derinliklerine sokmaya çalışıp her yerini yalamak istiyordum. Göğüslerine tam ulaşamadığım için aklıma güzel göt deliği geldi göt deliğine hafif baskı uyguluyor amının derinliklerine akıyor sibel’i coşturuyordum. Sibel’in inlemeleri artmış adeta kudurmuş gibiydi. Yarağımı dişliyor ısırıyor keyif yapıyordu.
Bende çok keyifli dakikalar yaşıyordum. Sibel bu işi öğrenmiş büyük bir keyifle yarağımı yalıyor emiyordu. Sibel’in amı vıcık vıcık olmuştu. Zevk sularını parmağımla alıp göt deliğine sürüyor parmağımı hafifçe göt deliğine sokup çıkarmaya çalışıyordum. Sibel kendini bir sıkıyor bir gevşetiyordu. Her gevşettiğinde parmağımı biraz daha içeri sokup göt deliğini açmaya çalışıyordum. Sibel’in vücudu birden kaskatı kesilip titremeler başladı zevk çığlıkları atıyor kafasını sağa sola atıyordu. Zevk suları ağzıma dolmuş bana keyif veriyordu. Yanıma yığılıp kaldı. Hiç konuşmuyor nefesini kontrol etmeye çalışıyor başaramıyordu. şarap dedi şarap istiyorum aşağıya indim buzluktaki diğer şarabı açarak yukarı çıktım. Sibel sırt üstü yatıyor gözleri kısık bana bakıyordu. Salaksın sen dedi şaşırdım beni bahvettin şimdi seni yiyeceğim dedi. Kalkmasına müsaade etmeden şarabı üzerine döktüm.
Bir çığlık attı bu soğuk şarabın etkisiydi. şaraptan bir yudum alıp ona verdim al iç dedim bir yudum aldı yat bakalım dedi seninle işim bitmedi daha yeni başladık daha hediye paketlerini açacağız dedi. Buz gibi şarabın geri kalan kısmını üzerime boşalttı yatak şarap içindeydi. şişeyi atıp vücudumu yalamaya başladı. çok hoş bir duyguydu aslında ne yapacağını bilmez şekilde davranıyordu. Dudaklarıma yapışıyor yarağımı emiyor vücudumu yalıyordu. Bu sefer tutarak altıma aldım onu göğüs uçlarını anlatamıyorum herhalde benim zayıf noktamda onlardı. Isırık atmaya başlamamla sibel yine çığlık atıyordu. Onunda hoşuna giden bir şeydi bu. Başı bana gelecek şekilde döndüm göğüsleri ellerimin arasında avuçluyor öpüyor ısırıyordum. Biraz sonra aşağıya inerek tekrar amını yalamaya başladım. Oda eliyle yarağımı tutmuş ağzına almaya çalışıyordu. Ağzına almaya başladıktan sonra bende ağzının içinde gel gitler yapıyor bazen boğazına değdiğini hissediyor öğürdüğünü duyuyordum. Ama ikimizin de itirazı yoktu. Sibel’in konuşacak hali yoktu.
Ayaklarıyla kafamı sıkıştırıyordu. Kafamı amına gömüyor biraz sert davranıyordum. Yeter dedi yeter artık paketimi aç. Bekletme beni hediyemi görmek istiyorum hadi ver bana hediyemi diyordu. Duymamazlığa geldim. Anlamıştı elleriyle sırtımı tırnaklamaya vurmaya başladı kahrolası hadi artık aç paketimi diyordu. Tamam dedim doğruldum gerçekten istiyormusun dediğimde sevinçle boynuma sarılıp kulağıma senin olmak istiyorum paketimi açmanı istiyorum artık hediye zamanı diye fısıldadı.Yatağın ucundaki yastıkları alarak belinin altına koydum. Bacaklarını dizlerinden kırarak tekrar yalamaya başladım değdiğim an kıvranmaya başladı yine artık tamam diye düşündüm. Hafifçe eğilip onu öpmeye başladım dudaklarımı somuruyordu. Yarağımı amına dayamış fırça yapıyordum hadi diye fısıldadı aç şu kurdelayı hediyemi ver bana yarağımı birden tuttu kafasıyla oynuyor amına sürtüyordu. Yalnız lütfen yavaş dedi.
Kendi eliyle kapıyı göstermişti. Kapıyı yavaş yavaş açıyordum. Lütfen her yerini hissetmek istiyorum dedi. Yavaş yavaş girişim devam ediyordu. Bir ara durdum böylesi onun için zor olabilirdi. Kendimi biraz geri çektim tekrar girer gibi yaptım tekrar çıktım tekrar girdim. Bir iki gidiş gelişden sonra çok sert olmadan yükledim bir oh sesi geldi kal dedi öyle kal hiç kıpırdama onu hissedeyim. Yavaş yavaş gidiş gelişler başladı. Her şey çok iyiydi. Sibel’in keyif aldığı her halinden belliydi. Sibel’in amı harikaydı.Yarağımı tamamen sarmış uyum içindeydiler. Bu anı çok bekledim dedi. Amının içinde gidiş gelişlerim ritmini bulmuş sibel kendini kaybetmeye başlamıştı. Yatağın çarşafını elleriyle sıkıyor arada bir kafasını kaldırıp görmek istiyordu. Sibel’i biraz daha yatağın ucuna çekip bir bacağını omzuma aldım.
Daha derinlere girmek istiyordum. Vücudunu ateş sarmış terlemeye başlamıştı. Ben hiç konuşmuyor amına köklemeye devam ediyordum. Biraz sonra sibel kasılarak çığlıklar içerisinde boşalıyordu. Göğüsleri kaskatı kesilmiş uçları boncuk tanesi gibi duruyordu. Içinden çıkıp göğüslerine yumuldum. Sibel biraz rahatlamış kolları yana düşmüştü. Ama hala derin derin nefes alıyordu. Hadi dedi bırakma beni tekrar istiyorum seni. Yerde yatık duran şarap şişesinden son yudumları aldım. Yatağa sırt üstü yatarak sibel’i kafamı üzerine doğru çekerek hafifçe otur dedim. Sibel’in delikleri gözümün önündeydi.
Sibel hafifçe oturunca amını ve göt deliğini yalamaya başladım. Bir oturup bir kalkıyor elleriyle göğüslerini okşuyordu. Sibel ellerini yatağa koyarak eğildi. Yarağımı yalamaya başlamıştı. Ben ise göt deliğini dilleyip parmağımı sokmaya çalışıyordum. Sibel’i belinden tutup sırtı bana dönük şekilde yarağımın üzerine getirdim. Sibel yarağımı tutup okşamaya yuvasına sokmaya başladı. Yarağım amının içine girmeye başladığında kendisini biraz arkaya yatırarak ellerini yana koydu. Bu arada benim ellerim göğüslerini avuçluyordu. Sibel yarağımın üzerinde oturup kalkıyor arada bir elinin biriyle bızırını okşuyordu. Gerçekten hakkını veriyordu. Kıvranmaları ve inlemeleri beni iyice zevke getirmişti. Sibel oturup kalktıkça götü tenime temas edip sesler çıkarıyordu. Sibel’i belinde tutup kaldırdım ve yatağın kenarına getirip kafasını yastıklara gömerek domalttım. Aynanın önünde harika bir görüntü vardı. Onu aynadan seyrederek tek hamlede tekrar içine girdim. Yarağım amının derinliklerine girdiğinde uzun bir oh çekti. Sibel’in kıpırdayacak hali yoktu. Iyice hızlanmış kudurmuş bir şekilde sibel’i sikiyordum.
Sert şekilde sibel’in amına giriş çıkarken taşaklarım sibel’in vücuduna çarptıkça kışkırtıcı sesler çıkarıyordu. Sibel hiç durmadan inliyor ama bir yere kıpırdayamıyordu. Patlamak üzere olduğumu anlayınca geri çekilip içinden çıktım. Final benim için farklı olmalıydı. Sibel’in iki elini bileklerinden yakalayarak geriye doğru çektim.
Başarısız olduğum ilk hamleden sonra tekrar amına kökledim. Sibel hem acıdan hem zevkten inliyor ben ise en sevdiğim pozisyonlardan birinde sibel’i fena halde dağıtıyordum. Yarağım amında derinliklere girerken sibel’in göt yanakları açılıp kapanıyor manzara aynadan harika görünüyordu. Sibel kafasını tamamen aşağıya salmış hiç hali kalmamıştı. Artık final zamanı diye düşünerek daha da hızlandım. Sibel hiç susmuyor of lar ah lar arasında inim inim inliyordu. Vücudunu kasarak boşalmaya başlamıştı çığlıkları beni delirtmiş bende patlamaya başlamıştım. Elerini bırakarak içinden çıktım ve yarağımı göt yanaklarına koyarak ince vadide gidip gelerek tüm menilerimi yanaklarına boşalttım.
Sibel’in yanına uzanarak saçlarını öptüm. Hafifçe doğrulup geliyorum diyerek odadan çıktı. Biraz sonra elinde sabahki sigarayla gelerek bunu hak ettin diyerek bana uzattı. Sigarayı içerken birbirimize sarılmış teşekkürler ediyorduk. Ikimizde çok memnunduk. Sigara bittiğinde sibel’in elini tutarak yarağımın üzerine koydum bende amını okşamaya başladım. Sibel arada bir irkiliyor dokunuşlara cevap veriyordu. Yarağımı ağzına alarak büyütmeye başladı. Aynanın önünü seçmiştim. Sibel’i kaldırarak aynanın önündeki komidine doğru başını eğdim. aslında amacım götten de sikmekti ama sibel buna ne derdi bilmiyorum. Komidinde domalmış olan sibel’in götünü okşamaya yalamaya başladım.
Göt yanaklarını ayırarak göt deliğine ulaşmaya dil atmaya başladım. Sibel göt deliğini bir sıkıyor bir gevşetiyor zevk aldığı sinyallerini veriyordu. Aynadan bana bakarak düşündüğümü yapmayacaksın değimli diye sordu. Istemediğin hiçbir şeyi yapmayacağım dediğimde ben her şeyimle seninim sadece canımı yakmanı istemiyorum dedi. Bu olay banyoda daha rahat olur diye düşündüm. Aynadan bakarak götünü banyoya saklıyorum dedim. Sibel’in göt yanaklarını tokatlar atarak amına doğru girmeye başladım. Sibel aynadan bana bakıyor görmek istiyorum diyordu. Ama durum itibariyle imkansız gibiydi. Kendimi yatağa doğru bırakarak sibel’in üstüme çıkmasını istedim. Sırtı bana dönük şekilde yarağıma oturmaya başladı. Ayaklarım komidinin üzerinde sibel’in ayakları ise ayaklarımın arasında yatağın üzerindeydi. Onun ayaklarını da komidine uzatmasını isteyerek tüm ağırlığını üzerimde hissettim.
Ikimizin de hareket etmesi zorlaşmıştı ama aynadaki manzara muhteşemdi. Sibel’in ağırlığından dolayı yarağım taşaklarıma kadar amının içerisinde duruyor sibel ancak sağa sola kıvranabiliyordu. Tamamen sırt üstü üzerime yatmış onun göğüslerini okşuyor boynunu emiyordum. Böylece süre daha da uzamış oluyordu. Sibel arada bir kafasını kaldırıp aynadan bizi izliyor bir oh çekip kendini geri bırakıyordu. Hafifçe doğrulup sibel’i bacaklarından kavrayarak kaldırdım. Belinden tutarak yatağa çıkardım. Koltuk altlarından girerek ayaklarını belime dolamasını söyledim. Elleriyle boynuma sarılıp sıkı sıkı tutuyor bende elimle yarağımı amına sokmaya çalışıyordum. Hafifçe sokup çıkarıyor dudaklarını ısırıyordum.
Yavaşça odadan çıkıp büyük banyoya doğru gitmeye başladım. Klozetin üzerine basmasını sağlayıp duşun suyunu açtım. Beraber duşa girip biraz rahatladık. Daha sonra içeriyi köpükle doldurmaya başladık. Aklıma buzlukta kalan son şişe şarap geldi köpükler içinde banyodan çıkıp şarabı alıp geldim. Sibel köpükler içerisinde kalmıştı. şaraptan birkaç yudum aldıktan sonra sibel’i duşun üst tarafındaki fayanslara doğru oturtarak sırtını duvara yasladım. Belinden tutarak biraz öne çektim. Amından köpükler damlıyor ama göt deliğini göremiyordum. Bu sefer ters çevirerek ayakta kalmasını istedim. Köpüklerin içine girerek onu kendime doğru çektim. şimdi ona istediğim her şeyi yapabilirdim. Kafaya koymuştum doğum günü hediyesi çok güzel bir şey olmalıydı. Göt deliğini yalamaya başladığımda kasılmalar başlamıştı. göt deliğini sıkıyor sonra bırakıyordu. göt deliğinden amına amından göt deliğine derken sibel’i çıldırtmayı başarmıştım.
Köpüklerin içinden çıkarak hadi dedim sıra sende iştahlı şekilde yarağıma sarılıp yüzüne sürmeye başladı. Diliyle alt taraflara darbe yapıp kafasına öpücükler konduruyordu. Bende boş durmuyor göt deliğine elimle baskı yapıyordum. Yarağımı ağzına aldığında ağzının içinde büyümeye başlamıştı.Köpüklerin yardımıyla mastürbasyon yaptırıyor sonra tekrar ağzına alıyordu. Birden beline sarılıp musluğa doğru domalttım aslında korkmuştum kafasını çarpabilirdi. Sibel musluklara tutunmuş götünü sağa sola sallıyordu. Yuvarlak götüne iki tokat attım. Suyun ve banyonun yankısı sayesinde süper bir ses çıktı. göt yanaklarını aralayıp birkaç dil darbesinden sonra yarağımı göt deliğine dayadım.
Lütfen dedi yavaş yavaş canımı yama lütfen tamam aşkım seni üzmeyeceğim dedim.Yarağımın kafasını göt deliğine daha da bastırarak girmesini denedim ama olmuyordu. Sibel’in göt deliğini köpüklüyor yarağımın kafasına da sürüyordum. Ikinci denemede sibel’in göt yanaklarını iyice açarak belimi biraz kırdım yarağımın kafasını göt deliğine dayanarak birden abandım ama yarağım kırılacak gibi oluyordu.Sibel’e kendini biraz serbest bırak diyerek götünü tokatlamaya başladım. Sibel ise korkmuş bir durumda tamam tamam istemiyorum diyordu. Birden durdum zorlamanın anlamı yoktu belikli olmayacaktı. Sibel’i bırakarak suyu açtım. Soğuk bizi biraz kendimize getirdi. Sibel’i kucaklayarak tekrar yatak odasına götürdüm. Yatak odasına geldiğimizde balkonun kapısını açarak perdeleri çektim.
Sibel parmaklıklara dayayarak arkasına geçtim ne yapıyorsun bir gören olacak dedi her taraf kapkaranlıktı gecenin o saatinde bizden başka kimsede görünmüyordu. Bir elimle sibel’in bızırını oynuyor diğeriyle göğüslerini sıkıyordum. Sibel elini arkaya atmış yarağımla oynuyordu. Hafifçe domalttım yarağımı amına doğru sokup fırçalamaya başladım. Sibel götünü bana yaslıyor sağa sola sallıyordu. Yavaş yavaş amına doğru sokmaya başladım. Gittikçe hızlanıyor sibel’in iniltilerinin yanı sıra taşaklarımın çıkardığı sesler sessizliği bozuyordu. Içeri dönerek kafasını yatağa gömdüm sibel artık daha rahat inliyor kudurmuş gibi götünü savuruyordu. Kalçalarında tutarak daha hızlı vurmaya başladım. Vurdukça sesler yankılanıyor sibel çığlık atmaya başlıyordu.Şimdi beraber patlayacağız dedim. Sibel’in çığlıkları artıkça artıyor ben kalçalarını sıkıştırıyor amına daha hızlı vurmaya çalışıyordum. Ikimiz ter içerisinde kalmışdık. Sibel’in kasılmaları başlayınca göğüslerine ve göbeğine sarılıp onu sıktım ikimiz birden yatağa devrildik.
Bacaklarından tutarak omzuma aldım yarağımı birden göt deliğine dayayarak cup diye içine girdim işte o an feryat koptu. Sibel ağlamaklı bir şekilde inliyor yalvarıyordu. Yavaş ne olursun yavaş. şimdi onu kıvama getirebilirdim. Bacaklarını daha yukarı çekiyor göt deliğinin daha rahat olmasını sağlıyordum. Birkaç git gelden sonra alışmış gibi durmasına rağmen yüzündeki acı ifade duruyordu. Sibel’i hiç bırakamadan daha da hızlandım. Sibel tamamen kontrolden çıkmış bir vaziyette çığlık üzerine çığlık atıyordu. Bacaklarını sıkı sıkı tutup yüklendikçe yüklendim. Elimle bızırını oynayıp boşalmasını hızlandırdım. Sibel’in kasılmalarını hissediyor mutlu sona yaklaştığımı anlıyordum. Patlamam sonucunda sibel bir oh çekti. Sıcacık diyerek kendini bıraktı. Tüm menilerimi boşaltarak içinden çıktım.
Yanına uzandım. Saçlarını okşuyordum. Dönerek yanağıma bir öpücük kondurdu. Teşekkür ederim harika bir parti oluyor dedi. Dinlenirken bir sigara daha yaktım. Sabaha karşı uyandığımda sibel yanımda çıplak yatıyor. Perdeler uçuşup duruyordu. O muhteşem gece aklıma gelerek tekrar sibel’e dönerek onu seyretmeye başladım. çok tatlı bir şekilde uyuyordu. üst kattaki küçük banyoda ılık bir duş aldım. çıktığımda sibel hala uyuyordu. Aşağıya inip tv açtım. Bir nescafe alarak sibel’i beklemeye başladım. Tv nin sesinden olacak 15dk sonra yanıma geldi. üzerine benim gömleğimi giymişti. Günaydın diyerek yanına bir öpücük kondurdu. Kucağıma oturarak elimdeki nescafeden bir yudum aldı. Hayatımda aldığım en güzel doğum günü hediyesiydi diyerek boynuma sarıldı. Kahvaltıdan sonra izmir’e dönmek için hazırlanmaya başladım. Odada oturmuş beni seyrediyordu. Arabaya kadar gelip beni uğurladı. Her şey için tekrar tekrar teşekkür etti. Dudağıma bir buse kondurup beni uğurladı. Yol boyunca hep onu düşündüm. Onunla tekrar ne zaman birlikte olurduk bilmiyordum. Aklıma gelen ilk tarih benim doğum günüm oldu.